
STK Proje Destek Çalışma Grubu Çankırı Ziyareti
17/05/2025
Ankara Kent Konseyi Haftalık Program (19-25 Mayıs 2025)
18/05/2025Akk’de “Kurtuluşa Doğru: Başlangıç 16 Mayıs 1919” Paneli: “1919 Yılı Türk Tarihinin En Uzun Yılıydı”
Ankara Kent Konseyi (AKK), “Kurtuluşa Doğru: Başlangıç 16 Mayıs 1919” başlıklı bir panele ev sahipliği yaparak, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 16 Mayıs 1919 tarihinde İstanbul’dan çıkarak, 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun’a ayak bastığı süreci ve sonrasını katılımcılara aktardı.
- Programın moderatörlüğünü yapan AKK YİK Başkanı Şevket Bülend Yahnici, “1919 yılı Türk tarihinin en uzun yılıydı. Her şey Şişli’de bir apartman dairesinde, bir avuç vatansever subayın dışarı seyrederken içinin yanmasıyla başladı” dedi.
Ankara Kent Konseyi (AKK) Yüksek İstişare Kurulu (YİK) ve Başkent Ankara Strateji ve Eğitim Derneği, Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlık yolculuğunda dönüm noktası olan 16 Mayıs 1919’un anlamını ve önemini hatırlatmak amacıyla, “Kurtuluşa Doğru: Başlangıç 16 Mayıs 1919” başlıklı bir panel düzenledi.
Panelde, Mustafa Kemal Atatürk’ün arkadaşlarıyla Samsun’a çıkmadan önceki ve Samsun’dan gelişindeki süreçte yaşananlar, AKK YİK Başkanı Şevket Bülend Yahnici moderatörlüğünde, eski Tuğgeneral Dr. Haldun Solmaztürk ile eski Albay Prof. Dr. Cemalettin Taşkıran tarafından anlatıldı.
Panelde konuşmacılar, Sevr Antlaşması ve Mondros Ateşkes Antlaşması’nın zorluklarından Lozan Antlaşması’na uzanan süreçteki Mustafa Kemal Atatürk’ün kararlılığına değinerek katılımcılara ışık tuttu.
“BİR YOLCULUĞA ÇIKILDI VE O YOLCULUK ZAFERLE TAÇLANDI”
Programın açılış konuşmasını yapan AKK İcra Kurulu ve YK üyesi Ömer Şan, “19 Mayıs 1919 ve 16 Mayıs 1919 bizler için çok önemli bir tarih. Bir yolculuğa çıkıldı ve o yolculuk zaferle taçlandı. Buradaki panelin tarihe bir not düşer nitelikte olacağını biliyoruz” diye konuştu.
“HER ŞEY ŞİŞLİ’DE BİR APARTMAN DAİRESİNDE BAŞLADI”
Panelin moderatörlüğünü yapan AKK YİK Başkanı Şevket Bülend Yahnici, “16 Mayıs 1919 Milli Mücadele tarihinin bir başlangıcı. Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının, kuvvacıların kurtuluş ve kuruluşa dair iradeleri 16 Mayıs günü Bandırma Vapuru’nun İstanbul’dan hareketiyle Anadolu’ya taşınıyor. Batmak üzere 600 yıllık bir İmparatorluğu’nun tasfiyesinin söz konusu olduğu bir dönem. Ve bu dönemde Çanakkale’de yedi düvele karşı bir zafer elde etmiş olmamıza rağmen müttefiklerin yenilmesinin neticesinde, maalesef dünyanın en talihsiz beyanlarına, imzalarına mecbur kaldık. Bunun adı Sevr’dir. Bunun adı Sevr’i destekleyen Mondros’tur. Mondros’u imzaladığımız andan itibaren başımıza gelmeyen kalmadı. 1919 yılı Türk tarihinin en uzun yılıydı. Her şey Şişli’de bir apartman dairesinde, bir avuç vatansever subayın dışarı seyrederken içinin yanmasıyla başladı. Türk subayları, Mustafa Kemal ve arkadaşları buna bir çare aramak icap ettiği düşüncesiyle ve kurtuluş ve kuruluş iradesiyle Anadolu’ya geçmenin kararını verdiler” dedi.
Yahnici, İstanbul’daki kararlılığın Ankara’nın Türkiye Cumhuriyeti’nin Başkenti ilan olarak ilan edilmesinde de önemli bir rol oynadığının altını şu sözlerle çizdi:
“Havza, Amasya, Erzurum, Sivas, Sivas’tan Hacı Bektaş, Hacı Bektaş’tan Beynam, Beynam’da geceleme ve 27 Aralık Ankara. 27 Aralık Ankara. Mustafa Kemal’e kucak açan Ankara. “Efeler niye geldiniz?” diyen bir Mustafa Kemal. “Paşam seni görmeye geldik, uğrunda ölmeye geldik” diye cevap veren Efeler. Bu cevap Ankara’nın tarihini değiştirdi, Ankara’nın Başkent oluşunun yolunu açtı.
“LOZAN YOKSA, TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ YOK”
Yahnici, “Biz sadece bu memleketin tapusunun Lozan olduğuna inananlardanız. Lozan yoksa, biz yokuz. Lozan yoksa, Türkiye Cumhuriyeti Devleti yok. Lozan yoksa, 29 Ekim yok. Sadece Lozan’da birleşelim, sadece kuvvada birleşelim, sadece Rıfat Börekçi’nin torunu olmakta birleşelim” diyerek sözlerini sonlandırdı.
“16 MAYIS’TA KUTSAL YOLCULUĞA ÇIKILDI, YOLCULUĞUN SONUNDA TÜRK DEVLETİ OLDU”
Eski Albay Prof. Dr. Cemalettin Taşkıran, 16 Mayıs’la başlayan ve İstanbul’dan Samsun’a ayak basılması ile 19 Mayıs’ı anlamlandıran sürece değinerek Türkiye Cumhuriyeti’nin ne şartlarda ve nasıl bir mücadeleyle kurulduğunu katılımcılara aktardı.
Taşkıran, “Mustafa Kemal Paşa’da direniş fikri Mondros Mütarekesi’nin maddelerinin imzalanıp hükümet tarafından kabul edilip bütün komutanlara bildirildiği andan itibaren vardır. 10 günlük bir süredir ama bu sürede, Mustafa Kemal Paşa’nın direneceğini gösteren pek çok işaret vardır” diyerek, Mustafa Kemal Atatürk’ün İstanbul’a gelerek Samsun’a ayak bastığı süreçteki kararlılığını şu sözlerle vurguladı:
“16 Mayıs’ta Bandırma Vapuru’na 49 kişilik mahiyetiyle birlikte bindi ki bunun 18’i subaydır. Onlarla birlikte Galata Rıhtımı’ndan gemiye binerek kutsal yolculuğuna başladı. Bu yolculuğun sonunda Türk Devleti oldu. 19 Mayıs’ta bir Mustafa Kemal çıktı.”
Taşkıran, “Mustafa Kemal Paşa, ömrü yettiği sürece Türkiye’nin başındaki en doğru adamdı ve doğru yerdeydi. Zaten o doğru adam, o doğru yerde olmasaydı biz bugün burada bunları konuşuyor durumda olamazdık. Çok farklı bir yerde olurduk. Mustafa Kemal, sadece Anadolu’yu kurtarmadı. Anadolu’daki Türk neslini de kurtardı. Mustafa Kemal olmasaydı, Anadolu’da Türk olmazdı” dedi.
“SEVR’DEN BİZİ BUGÜNKÜ CUMHURİYETE GETİREN MUSTAFA KEMAL PAŞA’DIR”
Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkışı ve sonrasıyla ilgili sunum yapan eski Tuğgeneral Dr. Haldun Solmaztürk, “Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkışından itibaren neleri başarabildiğini doğru anlayabilmek için koşulları da doğru anlamak lazım. İmparatorluğun en uzun yüzyılı, 19. yüzyıldı. Felaketlerle başladı, felaketlerle bitti. Atatürk’ün büyüklüğü, başarısı, dehası, askeri ve siyasi liderliği o koşullarda ortaya çıktı. Sevr Antlaşması, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışı ve yeşeren Türk direnişi ile kökleşmeye başlayan Türk Devleti’ne bir tepkidir. Atatürk’e direniş, laik ve demokratik Cumhuriyet’e direniştir” diye konuştu.
Amasya Genelgesi’nde yer alan ve ilk kez ulusal egemenlikten bahsedilen, “Vatanın bütünlüğü ve milletin istiklâli tehlikededir. Milletin istiklâlini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır” sözünün Milli Mücadele’nin temel mesajı olduğunu vurgulayan Solmaztürk, “Sevr’den bizi bugünkü Cumhuriyet’e getiren, Lozan’ı mümkün kılan, Mustafa Kemal Paşa’dır” ifadelerini kullandı.