
Ankara Kent Konseyi (AKK) Engelli Meclisi Çalışma Grubu Toplantısı
20/02/2025
ABB ve AKK Eğitim Çalışma Grubu iş birliğiyle “Mavi Yaka Olmadan İnovasyon Mümkün mü?
21/02/2025DİJİTAL ALIŞVERİŞ TUZAĞINA DÜŞEN BİREYLERİN NE YAPMASI GEREKİYOR?
Ankara Kent Konseyi (AKK) Tüketici Hakları Çalışma Grubu, “Tüketici Hakları ve Hak Arama Yolları” paneline ev sahipliği yaptı.
Panelde, dijital dünyada kullanıcıların karşılaştıkları manipülatif tekniklere karşı dikkatli olmalarının yanı sıra bilinçli hareket etmelerinin gerektiği vurgulanırken, tüketicilerin yalnızca gerçek ihtiyaçlarına göre hareket etmelerinin bu tür karanlık tasarımlardan korunabileceğinin önemine değinildi.
Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin (ABB) katkılarıyla Ankara Kent Konseyi (AKK) Tüketici Hakları Çalışma Grubu ve Tüketici Hakları Derneği tarafından “Tüketici Hakları ve Hak Arama Yolları” başlıklı bir panel düzenlendi. Panel, tüketicilerin hakları konusunda farkındalığı artırmak ve kamu yararına hizmet etmek amacıyla gerçekleştirildi.
Etkinliğin moderatörlüğünü Tüketici Hakları Derneği Başkanı ve AKK Yönetim Kurulu Üyesi Ergün Kılıç üstlenirken, panelist olarak AKK Tüketici Hakları Çalışma Grubu Sözcüsü Dr. Kutlu Köycü ve Yenimahalle Tüketici Hakları Derneği Üyesi Avukat Veli Alper Şahin katılım sağladı.
AKK Tüketici Hakları Çalışma Grubu Sözcüsü Dr. Kutlu Köycü, “Karanlık tasarım, tüketicilerin ve yurttaşların katkılarıyla geliştirilecek bir konudur. Dijital alıverişlerde yaşadığımız tuzaklar ve bu tuzakların genel bir kümesi bulunmamaktadır. Çünkü, her gün yenileri ortaya çıkmaktadır. Bugün sizlerle dijital alışverişlerde nelerle karşılaşılmaktadır ve ne tür tuzaklar cebimizi, sağlığımızı ve hatta güvenliğimizi tehdit etmektedir bunları masaya yatıracağız “ dedi.
“YILLAR GEÇTİKÇE TÜKETİCİ KAVRAMININ DA DEĞİŞİYOR”
Çalışma grubunun amacına değinen Köycü, “Ankara’daki tüketicilerin haklarını bilen, piyasaya güven duyan, rahat alışveriş yapabilen, piyasada güvenle hareket eden bu sayede sağlıklarını ve güvenliklerini koruyabilecekleri bir ortamda yaşamalarını sağlamayı amaçlıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Yıllar geçtikçe tüketici kavramının da değişiyor” diyen Köycü, “90’larda tüketici sorunu dediğimizde tencere, ayakkabı, mont gibi konular vardı. Ancak şimdi bir hizmetteki ayıp, ayakkabının içinde değil; hepimizin kullandığı telefonun veya bilgisayarın içinde yer almaktadır. Bu ayıpları görmemiz ve bunlarla ortaya çıkan sorunları çözmemiz günden güne zorlaşmaktadır. Bunun karşısındaki en önemli silahımız ise tüketicileri bilgilendirmektir” diye konuştu.
LİTERATÜRDE YENİ BİR KELİME, ‘KARANLIK TASARIM’ VE ‘KARANLIK TİCARİ TASARIM’
Köycü, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi:
“İnternete girdiğinizde sizi bekleyen tuzaklar nelerdir? Bu konular, literatürde artık ‘karanlık tasarım’ ya da ‘karanlık ticari tasarım’ olarak adlandırılmaktadır. Karanlık tasarım denildiğinde ne anladığımız çok önemli. İnternet başındasınız, bir ürün almak istiyorsunuz ya da sadece fiyat araştırması yapmak istiyorsunuz. Kullanıcıları, yapmak istemeyecekleri şeyleri yapmaları için kandırmak, manipüle etmek amacıyla özellikle hazırlanmış ve tamamen tüketiciye değil, malı satan ve sağlayıcıya fayda sağlayan birtakım manipülatif hareketlerden söz ediyoruz. Tanım itibarıyla tüketicinin çıkarlarına en aykırı seçimleri yapmaya zorlayan, yönlendiren, aldatan ve manipüle eden uygulamalar bu kapsamda değerlendirilmektedir. Bu uygulamaların örneklendirmesini detaylı bir şekilde yapacağım. Karanlık tasarım, Türk hukukuna girmiş bir kavramdır. Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliğimizde, tüketicilerin karar verme ve seçim yapma yetkisini olumsuz etkileyen, satıcı ve sağlayıcı lehine değişikliklere yol açan tasarımlar olarak tanımlanmıştır. Ancak önemle vurgulamak isterim ki her tasarım böyle değildir.”
“HER GÜN YENİ BİR TUZAK ÖRNEĞİ İLE KARŞI KARŞIYA KALABİLİYORUZ”
Köycü, “Her gün yeni bir karanlık tasarım ve yeni bir tuzak örneği ile karşı karşıya kalabiliyoruz” diyerek konuşmasına şöyle devam etti:
“Karanlık tasarım, kullanıcıları manipüle eden dijital stratejilerdir. ‘Sepete sızma’, alışveriş sırasında ekstra ürünlerin eklenmesi ve ödeme aşamasında fiyatın yükselmesi gibi durumları içerir. ‘Hamam Böceği Tuzağı’ ise, bir siteye kolayca üye olup, ancak ayrılmanın zorlaştırıldığı manipülatif uygulamalardır. Bir başka örnek ise ‘gizliliğin zukerlenmesi’dir; burada gereksiz kişisel bilgiler talep edilerek, bu veriler satılır ve reklam hedefleme için kullanılabilmektedir. Karşılaştırmalı fiyat reklamları da aldatıcı olabilir. Bu tür manipülasyonlar, tüketici haklarını ihlal etmektedir. Yanlış yönlendirme teknikleri de sıkça kullanılır. Örneğin, uçak bileti alırken ek ücretler eklenebilir veya Netflix gibi platformlarda, daha pahalı bir abonelik seçeneği önceden işaretlenebilir. Ayrıca, ekrandaki gizli bağlantılar kullanıcının başka bir siteye yönlendirilmesine sebep olabilir. Manipülatif psikolojik oyunlar, kullanıcıların kararlarını değiştirebilir. ‘Utandırma’ teknikleriyle, kişiler psikolojik olarak etkilenerek daha yüksek ödeme yapabilmektedir. Gizlenmiş reklamlar da dikkat edilmesi gereken bir diğer karanlık tasarım örneğidir. Dijital dünyada çok dikkatli olmamız gerekir. “
ALIŞVERİŞ TUZAKLARINA DÜŞENLERİN YAPMASI GEREKENLER
Son olarak dijital alışveriş tuzağına düşen bireylerin izlemesi gereken yollar hakkında açıklama yapan Köycü, “Eğer dijital alışveriş tuzağından zarar gördüyseniz, cebinizden para çıktıysa ya da sağlık ve güvenliğiniz tehlikeye girdiyse, Tüketici Hakem Heyetleri’ne başvurabilirsiniz. Ancak dijital alışveriş tuzağını fark ettiyseniz ama herhangi bir zarara uğramadıysanız ve devletin bu konuda bir şey yapması gerektiğini düşünüyorsanız, Reklam Kurulu’na ereklam.gbt.gov.tr adresinden başvurabilirsiniz. Fakat dikkat etmeniz gereken bir nokta var; Reklam Kurulu, bireysel sorununuzu çözmez, yalnızca reklam verene ceza verir. Eğer mağduriyetinizin giderilmesini istiyorsanız, Tüketici Hakem Heyeti’ne başvurmanız gerekmektedir” dedi.
TÜKETİCİLERİN HAKLARI NELERDİR?
Yenimahalle Tüketici Hakem Heyeti üyesi Av. Veli Alper Şahin, panelde tüketicilerin temel ilkelerini, tüketicinin karşılaşabileceği uyuşmazlıkları ve yasal başvuru yollarını anlattı.
Şahin, “Tüketicinin güvenlik, bilgi seçme, tanzim edilme, temsil edilme, eğitim, sağlıklı çevre ve sağlığa zarar verecek ürünlerden korunma hakkı vardır”
Burada Güvenlik hakkı derken, tüketicilerin sağlığa zarar verecek ürünlerden korunma hakkına sahip olduğu ifade edilir. Örneğin, bozuk gıda tüketicinin sağlığını riske atıyorsa, ürün toplatılmalı ve satıcı cezalandırılmalıdır. Bu konuda Gıda ve Tarım Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı görev yapmaktadır” ifadesini kullandı.
“Tüketicilerin karşılaştığı uyuşmazlıklar arasında ayıplı mal, haksız fiyat artışı, cayma hakkı ihlali, abonelik iptali ve izinsiz çekimler bulunmaktadır” diye vurgulayan Şahin, “Ayıplı mal alındığında tüketicinin ücretsiz onarım, ücret iadesi, değişim veya bedel indirimi gibi dört hakkı vardır. Hak arama yollarında; satıcıyla iletişim, arabuluculuk, CİMER şikayeti ve Ticaret Bakanlığı’na başvuru yapılabilir. Tüketici Hakem Heyeti’ne başvurular ücretsizdir. Buradaki uyuşmazlıklar 6 ay içerisinde sonuçlandırılmak zorundadır. Ekstra durumlarda 3 ay uzatılabilmektedir. Mahkemelerde ise herhangi bir harç alınmıyor ancak yargılama nedeniyle karşılaşılması mevzu bahis olabiliyor. Başvurular elden, posta yolu veya hakem heyetine bizzat yazılı başvuru ya da TUBİS dediğimiz E-Devlet üzerinden yapılabilir. Hakem heyetleri 6 ay içinde karara bağlamak zorundadır. Başvuru incelenir, gerek görülürse bilirkişiden görüş alınıp karar verilmektedir” dedi.
Şahin, “Başvurularda, hatalı veya eksik ürünün fotoğrafı, garanti belgesi ve fatura gibi belgeler ile resmi başvuru yapılmalıdır. Başvuruların kaybolmaması için yazılı olarak kayıt altına alınması önemlidir” şeklinde belirtti.
Şahin, sonuç olarak karşılaşılan uyuşmazlıklarda, öncelikle satıcı veya hizmet sağlayıcısı ile iletişime geçilmesini öneriyoruz. Sorun çözülmezse tüketici hakem heyetine ve tüketici mahkemesine başvuru yapılabilir.